Günlük Bülten

Günaydın. ABD’nin tarifeler konusunda İngiltere ile, nadir elemenler konusunda da Ukrayna ile anlaşma imzalaması, ek olarak Nisan ayında yürürlüğe giren gümrük tarifelerine karşın Çin’de Nisan ayı ihracat verilerin güçlü görünümü bu sabah küresel piyasaları destekliyor. Ancak, çok güçlü bir risk iştahından değil, temkinli bir iyimserlikten bahsedebiliriz. İçeride ise, dün para girişi ve artan hacimle desteklenen alımlarla %2,3 yükselerek 9280 direncine yönelen BIST 100 endeksinde gün içi teknik göstergelerin de olumluya döndüğünü görüyoruz. Bugün için 9280 üzerinde 9460 ve 9530 dirençleri ile aşağıda 9230 ve 9180 destekleri izlenebilir. BIST 100 şirketleri için konsensüs hedefler üzerinden hesaplanan 12 aylık endeks hedefi 13900’lere, endeks bazında potansiyel getiri ise %55’lerden %50’nin altına geriledi. Yüksek fonlama maliyetleri, zayıf bilançolar ve devam eden ekonomi dışı riskler nedeniyle BIST’te kısa vadede tepkinin devamını beklesek de güçlü bir yükseliş hareketi için erken olduğunu düşünüyoruz. Günün ajandasında içeride Mart ayı sanayi üretim büyümesi takip edilecek. Bu veriyle, 1Ç25 büyüme görünümü biraz daha belirginleşecektir. Türkiye 5 yıl vadeli CDS primleri güne 336 baz puandan başlıyor.

BIMAS (Sınırlı Negatif): Bim, 1Ç25 finansal sonuçlarını 2,7 milyar TL net kar ile açıkladı, net kar piyasa beklentisinin altında kalırken yıllık bazda %50 daraldı. Net satışlar yıllık bazda %3 artış gösterirken, brüt kar da %5 artışla 25,9 milyar TL oldu, brüt kar marjı yıllık bazda korunda ve %17,5 olarak kaydedildi. Şirketin bu dönemde özkaynakları %58 büyürken ortalama özkaynak karlılığı %16,54 seviyesinde gerçekleşti.

CWENE: Cw Enerji, arazi tipi güneş enerjisi santrali kurulum işi kapsamında 478 milyon TL tutarında sözleşme imzaladı.

DESA (Nötr): Desa Deri, 1Ç25 finansal sonuçlarını 122 milyon TL kar ile açıkladı. Şirket geçen yılın aynı döneminde 24 milyon TL, bir önceki çeyrekte ise 25 milyon TL kar açıklamıştı. Aynı dönemde şirketin satış gelirleri yıllık bazda %2 artarken, çeyreklik bazda %2 daralarak 758 milyon TL oldu. Marjlar hem yıllık hem de çeyreklik bazda daraldı.

DOHOL: Doğan Holding, 1Ç25 finansal sonuçlarını 520 milyon TL zarar ile açıkladı. Şirket geçen yılın aynı döneminde 1,3 milyar TL, bir önceki çeyrekte ise 1,1 milyar TL kar açıklamıştı. Aynı dönemde şirketin satış gelirleri yıllık bazda %22 daralarak 19,0 milyar TL oldu. Konsolide gelirdeki yıllık düşüşün en büyük nedeni, zorlu regülatif ortam nedeniyle gelirleri ciddi oranda azalan Doğan Trend Otomotiv oldu. Otomotiv dışındaki tüm operasyonlar 1Ç25’te pozitif FAVÖK kaydetti, madencilik %55 FAVÖK marjı ile öne çıktı. Başarılı maliyet kontrolü ile marjlar korundu. Holding’in solo net nakit pozisyonu 1Ç25’te yaklaşık 646 milyon dolar olarak gerçekleşti.

EBEBK: Ebebek, Nisan ayında mağazalar ve e-ticaret kanalından satılan toplam ürün adedinin yıllık bazda %8 artışla 8,3 milyon olarak gerçekleştiğini açıkladı.

PGSUS (Nötr): Pegasus, ilk çeyrek sonuçlarını 2.635 milyon TL net zarar açıkladı. Bu rakam, piyasa beklentisi olan 2.877 milyon TL zararın altında gerçekleşti. Şirket, geçen yılın aynı döneminde ise 3.501 milyon TL zarar etmişti. Net satışlar, yıllık bazda %36 artarak 23.588 milyon TL’ye yükseldi. Yurtdışı satışlar ise ABD doları bazında %5 artış kaydederken, toplam satışlar içindeki payı %43 oldu (1Ç24: %48). Şirketin FAVÖK’ü 1.304 milyon TL’ye ulaştı ve yıllık %10 artış gösterdi. Ancak FAVÖK marjı, geçen yılın aynı dönemine göre 127 baz puan gerileyerek %5,5 seviyesinde gerçekleşti.

TKFEN: Tekfen Holding, 1Ç25 finansal sonuçlarını 733 milyon TL zarar ile açıkladı. Şirket geçen yılın aynı döneminde 733 milyon TL zarar, bir önceki çeyrekte ise 380 milyon TL kar açıklamıştı. Aynı dönemde şirketin satış gelirleri yıllık bazda %39 gerilerken, çeyreklik bazda %5 artarak 13,6 milyar TL oldu. Faaliyet marjları yıllık bazda gerilerken çeyreklik bazda korundu.

Saat 10:00’da mart sanayi üretimi verileri açıklanacak

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış sanayi üretimi şubat ayında aylık bazda %1,6 oranında gerilerken, takvim etkilerinden arındırmış sanayi üretimi ise yıllık %1,9 daralma kaydetti. Şubat ayında çalışma günündeki azalma ile birlikte sanayi üretiminde negatif bir değer görülmesi beklentimiz dahilindeydi. 2024 yılının son çeyreğinde ortalama 47,73 seviyesinde oluşan imalat PMI, 2025 yılının ilk çeyreğinde ise ortalama 47,87 ile önceki çeyreğe göre önemli bir değişim göstermedi. Bu görünüm altında, 2025 yılı ilk çeyreğinde sanayi üretiminin ana eğiliminde önceki çeyreğe göre önemli bir değişim beklemiyoruz. 2025 yıl sonu GSYİH büyüme tahminimiz %3,1 seviyesinde.

Rezervlerdeki gerileme devam ediyor

25 Nisan – 2 Mayıs haftasında yabancı yatırımcılar  hisse senedi piyasasında 173,6 milyon dolarlık net alım yaparken, tahvil piyasasında ise repo işlemleri hariç 1,2 milyar dolar net satış gerçekleştirdi. Yabancı yatırımcının tahvil stoku içindeki payı ise bu dönemde %4,7 seviyesinden %4,5’e geriledi. Yabancı yatırımcının tahvil stoku içindeki payı ise bu dönemde %4,7 seviyesinden %4,5’e geriledi. Yurt içi yerleşiklerin altın hariç parite etkisinden arındırılmış DTH’ları 952 milyon dolar gerilerken, altın dahil toplam DTH hesapları, fiyat etkisinden arındırılmış olarak 825 milyon dolarlık gerileme gösterdi. Aynı hafta içerisinde TCMB brüt döviz rezervi 2,5 milyar dolar düşüşle 138,7 milyar dolara inerken, net döviz rezervi ise 2,2 milyar dolar azalarak 32,8 milyar dolara geriledi. Swap hariç net rezerv ise 2,6 milyar dolara azalarak 13,8 milyar dolara indi. Ayrıntılı rapor için tıklayınız.

Yılın ilk dört ayında kümülatif Hazine nakit açığı 1 trilyon TL’yi aştı

Hazine nakit dengesi nisan ayında 183,5 milyar TL açık verirken, yılın dört üç ayındaki kümülatif nakit açığı 1,1 trilyon TL’ye ulaştı. Faiz dışı denge nisanda 73,6 milyar TL fazla verirken, buradaki dört aylık kümülatif veri ise 411 milyar TL açık düzeyinde oluştu. Hazine nakit açığında ulaşılan yüksek rakam, kamu harcamalarının dezenflasyon görünümü üzerinde risk yaratmaya devam ettiğini ortaya koyuyor. Bütçe açığı tahmininin %36,8’inin bu yılın ilk üç ayında gerçekleşmiş olması ile birlikte, yılın geri kalanında mali konsolidasyonun sağlanmasının enflasyon ve büyüme arasındaki dengenin güçlenmesi açısından kritik olduğu görüşündeyiz. 2025 yıl sonu bütçe açığı tahminimiz 1,9 trilyon TL (GSYİH’nın %3’ü) düzeyinde.