Global Piyasalar Bülteni

• ABD’de Sanayi Üretimi ekim ayında %0,6 daralma kaydederek %0,4’lük gerileme beklentisinin üzerinde bir düşüş kaydetti. Düşüş büyük ölçüde, ülkedeki bazı büyük otomobil üreticilerindeki grevler nedeniyle motorlu taşıt ve parça üretimindeki %10’luk azalıştan kaynaklandı. Kapasite Kullanım Oranı ise %79,5’ten %78,9’a geriledi.
• ABD Haftalık İşsizlik Başvuruları 11 Kasım haftasında 231.000 oldu. Piyasa beklentisi 220.000 seviyesindeydi.
• Bugün Euro Bölgesi’nde ekim ayı TÜFE verileri izlenecek. Baz etkisi ile birlikte Almanya ve Euro Bölgesi’nde bu yılın son çeyreğinde enflasyonda bir gerileme görülmesini beklemekteyiz. Söz konusu etkisinin aralık ayına kadar devrede olmasını bekliyoruz.
• Çarşamba günkü yükselişin ardından dün düşüş eğilimine kaldığı yerden devam eden ABD 10 yıllık tahvil faizi, %4,30 seviyesine kadar gerilemesinin ardından günü %4,48 seviyesinden tamamladı. Dolar endeksi ise 104 – 104,55 bandında işlem görmesinin ardından 104,35 seviyesinden yatay bir kapanış gerçekleştirdi.
• Alternatif getirilerdeki gerilemenin devam etmesi ile birlikte ons altında kazançların sürdüğü ve fiyatların dün 1988$ seviyesine kadar tırmandığı izlendi. 50,100 ve 200 günlük hareketli ortalamalarını aşan gümüşte ise yükseliş momentumunun korunduğu ve fiyatların 24$ seviyesi üzerini test ettiği takip edildi.
• Cleveland Fed Başkanı Mester, yeni bir faiz artırımına ihtiyaç olup olmadığı konusunda karar vermediğini ve ekonominin ne yönde evrildiğini görmek için zaman olduğunu söyledi. Mester, aralık ayı nokta tahminlerinde (dot plot) yeni bir faiz artırımı öngörüp öngörmediğinden emin olmadığını belirterek şu anki gündemin faiz indirimlerinden ziyade faizlerin ne kadar süre yüksek seviyelerde korunacağı olduğunu vurguladı.
• Fed Yönetim Kurulu Üyesi Cook, risklerin iki yönlü olduğunu belirterek Fed’in aşırı sıkılaşmak ve çok az sıkılaşmak arasında dengeyi sağlaması gerektiğini ifade etti. Ekonomide yumuşak inişin mümkün olduğunu belirten Cook “Devam eden dezenflasyon süreci ve güçlü istihdam piyasası nedeniyle yumuşak iniş olacağına inanıyorum, ancak bu kesin değil” ifadesini kullandı. Cook ayrıca Fed’in Çin ve Avrupa ekonomilerindeki zayıf büyüme ve jeopolitik riskler gibi küresel ekonomik şokları yakından takip ettiğini de dile getirdi.
• Küresel piyasalarda zayıf ABD enflasyon verilerinin oluşturduğu coşku ortamının bir miktar etkisini yitirdiğini izliyoruz. Bununla birlikte ABD borsaları dünü karışık bir seyirle tamamladı. Kapanışta Dow Jones endeksi %0,13 değer kaybetti ve 34.945,47 puana geriledi. S&P 500 endeksi %0,12 artışla 4.508,24 puana ve Nasdaq endeksi %0,07 kazançla 14.113,67 puana yükseldi.
• Avrupa borsaları ise dün Almanya hariç düşüşle kapandı. Kapanışta, gösterge endeks Stoxx Europe 600 %0,72 azalışla 451,27 puana geriledi. Fransa'da CAC 40 endeksi %0,57 değer kaybederek 7.168,40 puana indi. İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi %0,71 gerileyerek 29.258,10 puan oldu. Birleşik Krallık'ta ise FTSE 100 endeksi %1,01 azalarak 7.410,97 puana geriledi.
• Bu sabah saatlerinde Asya piyasalar genelinde satıcılı bir seyrin etkili olduğunu ve Hong Kong Hang Seng endeksinin %2’nin üzerinde düşüşle kayıplara öncülük ettiği görülüyor. Çin’de CSI 300 endeksi %%0,3, Güney Kore'de Kospi %0,74 ve Kosdaq ise %1,50 ekside seyrediyor. Avustralya'nın S&P/ASX 200 endeksi %0,14 gerileme kaydederken, Japonya'nın Nikkei 225 endeksi ise %0,1 artıda işlem görüyor.

ABD’de reel getiriler ve ons altındaki beklentilerimiz

ABD’den gelen enflasyon ve PCE verileri özellikle çekirdek taraftaki katılığın kırıldığı ve enflasyondaki düşüş eğiliminin istikrarlı bir şekilde korunduğunun altını çiziyor. ABD’de enflasyonda bir süre %3 – %3,5 civarında bir yapışkanlık görmeyi, önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde bu yapışkanlığın çözülerek istikrarlı geri çekilmenin devam etmesini beklemekteyiz. Para politikası otoritesinin ise katılık gösteren manşet enflasyon karşısında daha fazla faiz artırarak değil, faizlerin bulunduğu yüksek seviyeleri bir süre koruyarak aksiyon göstereceğini öngörüyoruz. Dolayısı ile Fed’den ek faiz artırımı beklememekteyiz. Ancak burada önemli olan husus ek faiz artırımı yapılıp yapılmayacağından ziyade faizlerin ne kadar süre yüksek tutulacağı. Fed’in bir süredir altını çizdiği ölçüde “uzun” bir süre faizleri yüksek seviyede tutmakta zorlanacağı görüşündeyiz, zira Fed’in PCE’de 2024 yılı için %2,6 seviyesini öngörmesi ile birlikte önümüzdeki yıl reel faizler üzerindeki yukarı yönlü baskının artabileceği ve bu nedenle Fed’in piyasa ile kurduğu iletişimde işaret ettiğinden daha önce bir faiz indirimi patikasına girebileceği riskini ön planda tutuyoruz. Dolayısı ile Fed’in ek faiz artırımlarına gitmeyeceği ve 2024 yılı içerisinde faiz indirimlerine başlayacağı beklentimiz çerçevesinde getirilerdeki yükselişin sonuna gelindiği öngörüsündeyiz.

Önümüzdeki dönemde getirilerde oluşmasını beklediğimiz aşağı yönlü eğilim, yatırım ve risk iştahı açısından elverişli bir ortam sunan bir makro çerçeve çizerken, ons altındaki yükseliş eğiliminin korunduğu bir zemin oluşturma potansiyeli taşıyor. Yukarıda 2000$ seviyesi güçlü direnç konumunda yer alıyor. Bu seviyeye yakınsamalarda dönem dönem tepki satışlarının etkili olması beklenebilecekken, önümüzdeki dönemde fiyatların bu seviye üzerine yerleşebileceğini değerlendiriyoruz. Bunun yanı sıra, alternatif getirilerde beklediğimiz geri çekilme hareketi çerçevesinde 2024 yılı içerisinde i) risk algısının iyileştiği ii) küresel hisse senetlerine yönelik iştahın arttığı ve iii) gelişen ülke piyasalarına yönelik algının güçlendiği bir ortamın ön planda olmasını bekleriz.