Global Piyasalar Bülteni

• Asya seansında açıklanan verilere göre Çin’de yıllık TÜFE ekim ayında %0’dan -%0,2’ye gerilerken, ÜFE ise yıllık bazda -%2,5’ten -%2,6’ya indi ve üst üste 13 aydır negatif bölge kalmaya devam etti. Verilere ilişkin detayları ve Çin ekonomisindeki genel görünümü ele aldığımız analizimizi bültenimizin Makroekonomik Gelişmeler bölümünde bulabilirsiniz.
• Almanya’da TÜFE dün açıklanan nihai (revize) rakamlara göre ekim ayında aylık bazda %0, yıllık bazda %3,8 olarak teyit edildi.
• Euro Bölgesi’nde Perakende Satışlar eylül ayında aylık bazda %0,3 oranında daralma kaydederek %0,2’lik düşüş beklentisinden daha kötü bir gerçekleşme gösterirken, yıllık bazda ise %2,9’luk bir gerileme yaşandı. Piyasa beklentisi yıllık %3,1’lik bir daralmaya işaret ediyordu. Euro Bölgesi genelinde ekonomik aktiviteye yönelik sinyaller yavaşlamaya işaret etmeye devam ediyor.
• Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, küresel ekonomik büyüme hızının 2024’te yavaşlayarak %2,1’e düşmesinin beklendiğini bildirdi. Ekonomik yavaşlamanın düzensiz olacağı belirtilen raporda, ABD ekonomisinin büyümesinin güçlü kalmaya devam ettiği ancak 2024’te yavaşlayacağı ifade edilirken, Euro Bölgesi’nin 2023’te daha sert bir darbe aldığı ve ekonomik büyümesinin 2024’te de zayıf kalacağı vurgulandı. Raporda, Çin ekonomisinin ise 2023’te %5’lik büyüme hedefine ulaşmasının beklendiği, ancak büyümenin 2024 ve 2025’te %4’e gerileyeceğinin tahmin edildiği aktarıldı. Türkiye için ise 2023 büyüme beklentisi %4,2, 2024 büyüme beklentisi %2,6 olarak paylaşıldı.
• Philadelphia Fed Başkanı Patrick Harker, Fed’in faiz oranlarını sabit tutma kararının doğru bir seçim olduğunu ifade ederek politika faizinde kısa vadede bir düşüş gerçekleşmesinin muhtemel olmadığını ve Fed’in enflasyonu düşürme misyonunu yerine getirmesine yardımcı olmak için faizlerin daha uzun süre yüksek kalması gerektiği görüşünü benimsediğini belirti. Büyümenin yavaşlamasını beklese de ekonominin resesyona gireceğini düşünmediğini söyleyen Harker, enflasyonun önümüzdeki yıl %3’e gerileyeceğine ve sonrasında Fed’in %2’lik hedefine geri döneceğine inandığını ifade etti.
• Fed Yönetim Kurulu Üyesi Lisa Cook, dünya genelinde jeopolitik gerilimlerdeki artışın Avrupa ve Çin’de halihazırda zayıf olan büyümeyi daha da kötüleştirebileceğini ve etkilerinin ABD ekonomisinin gidişatını değiştirebileceğini belirtti.
• Petrol fiyatlarındaki gerileme devam ederken, Brent petrol temmuz ayından bu yana ilk defa varil başına 80$ seviyesinin altına indi. Global talep koşullarındaki daralma fiyatlardaki yükselişin kalıcılığı önünde en önemli engel olarak ön plana çıkarken, derinleşen durgunluk sinyalleri ve Çin’den gelen verilerin önemli bir toparlanmaya işaret etmiyor oluşu ile birlikte petroldeki risklerin aşağı yönlü olduğu görüşündeyiz. Ancak jeopolitik unsurların burada halen risk oluşturduğunu ve Orta Doğu’daki savaşın yayılma riski taşıma ise birlikte gelişmelerin yakından izlenmesi gerektiğini düşünüyoruz.
• ABD borsaları günü yatay ve karışık bir seyirle kapattı. Kapanışta Dow Jones endeksi %0,12 azalışla 34.112,27 puana geriledi. S&P 500 endeksi %0,10 artarak 4.382,78 puana ve Nasdaq endeksi %0,08 artışla 13.650,41 puana çıktı.
• Avrupa borsaları, İngiltere hariç yükselişle kapandı. Kapanışta gösterge endeksi Stoxx Europe 600 %0,28 değer kaybederek 444,07 puana indi. Almanya’da DAX 30 endeksi ise %0,51 artarak 15.229,6 puana, Fransa’da CAC 40 endeksi %0,69 değer kazanarak 7.034,16 puana ve İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi %0,13 artışla 28.433,33 puana yükseldi.

Çin’de enflasyon zayıf seyretmeye devam ediyor

Asya seansında açıklanan verilere göre Çin’de yıllık TÜFE ekim ayında %0’dan -%0,2’ye gerilerken, ÜFE  ise yıllık bazda -%2,5’ten -%2,6’ya indi ve üst üste 13 aydır negatif bölge kalmaya devam etti. Piyasa beklentisi TÜFE’nin ekim ayında %0,1 daralması, ÜFE’nin ise %2,7 gerileme kaydetmesi yönündeydi. Enflasyondaki gerilemenin büyük ölçüde gıda fiyatlarındaki düşüşten kaynaklandığı izlendi. Gıda fiyatları ekim ayında %4 düşüş kaydederek manşet enflasyonda yaklaşık %0,75’lik bir düşüş yarattı.

Çin’deki ekonomik görünüm küresel risk iştahı açısından önem arz ederken, emtia fiyatlarına ilişkin beklentilerin şekillenmesi açısından da belirleyici rol oynuyor. Çin’den gelen verilerin önemli bir toparlanmaya işaret etmiyor oluşu ile birlikte piyasalardaki küresel resesyon endişelerinin ön planda kalmaya devam ettiği izleniyor. Çin’de ekonomik aktiviteye ilişkin zayıflamanın küresel piyasalarda önemli gündem maddeleri arasında kalmaya devam etmesini bekliyoruz.

• Çin’de dış ticaret verileri zayıf resmin devamını işaret ederken, ihracatın büyümeye olan etkisinin son 4 çeyrektir negatif olduğu izleniyor. Çin'in ihracatı bu yıl nisan – temmuz döneminde üst üste aylık bazda daralma kaydetmesinin arından ağustos ve eylül aylarında sınırlı bir artışın arından ekim ayında yeniden eksiye döndü ve ekimde ayında ihracatta %8’lik önemli bir aylık gerileme kaydedildi.
• Diğer yandan büyümenin en önemli öncü göstergelerinden biri olan PMI verilerinin de zayıf bir görünümü işaret ettiği takip ediliyor. Çin’de İmalat PMI Endeksi ekim ayında 50,2 seviyesinden 50 eşik değerin altına inerek 49,5’e geriledi ve 50,2 olan medyan tahminin altında kaldı. Hizmet PMI Endeksi ise 51,7’den 50,6’ya gerileyerek 52 olan piyasa beklentisini karşılayamadı. Bileşik PMI Endeksi ise 52 seviyesinden 50,7’ye indi. Özel sektörün PMI datalarında da görünümün zayıf kalmaya devam ettiğini görüyoruz. Caixin İmalat PMI Endeksi ekim ayında 50,6 seviyesinden 50 eşik değerin altına inerek 49,5’e geriledi ve 50,8 olan medyan tahminin oldukça altında gerçekleşti. Hizmet PMI Endeksi ise ekim ayında 50,2’den 50,4’e sınırlı bir artış kaydetti ve 51 olan piyasa beklentinsin oldukça altında kaldı.
• Son olarak IMF’in Ekim Dünya Ekonomik Görünüm Raporu’nda Çin ekonomisinin büyüme beklentilerinin aşağıda revize edildiği ve 2023 ve 2024 yıllarına ilişkin %5 ve %4,2’lik büyüme öngörüsüne yer verildiği gözlendi.