Global Piyasalar Bülteni

Avrupa Merkez Bankası faizleri değiştirmezken, Banka yetkililerinin bu yıl iki kez daha faiz indirimine gidilmesi konusunu tartıştıklarına ilişkin gelen haber akışı euronun değer kaybetmesine yol açtı. Dolar endeksi günü yükselişle tamamlarken, EURUSD paritesi 1,09 altına geriledi. Asya seansında konuşan San Francisco Fed Başkanı Daly, faiz indirimi çağrısında bulunmadan önce enflasyonun Fed'in %2'lik hedefine geri döndüğüne dair daha fazla güven aradığını söyledi. Son verilerin oldukça umut verici olduğunu belirten Daly, buna rağmen fiyat istikrarı konusunda henüz istenilen noktada olunmadığını dile getirdi. Bugün yurt dışı piyasalarda İngiltere’den gelecek olan perakende satışlar verileri ve Fed üyelerinin açıklamaları takip edilecek. Bu noktada, 31 Temmuz’da sona erecek olan Fed toplantısı öncesinde Fed yetkililerinin yarın itibariyle kamuya açık yorum yapmayacakları sessiz döneme gireceklerini hatırlatmakta fayda var. Dolayısı ile bugünkü konuşmalar sonrasında 31 Temmuz’a kadar Fed yetkililerinden herhangi bir açıklama görmeyeceğiz. Yurt içinde ise bugün kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in Türkiye kredi notu değerlendirmesi bekleniyor. Moody’s’in gözden geçirmesinde Türkiye’nin “B3” olan kredi notunu yukarı revize etmesini beklemekle birlikte, iki kademe birden not artırımı gelmesi ihtimalini de göz ardı etmiyoruz. Değerlendirmenin gelmesi halinde raporun piyasa kapanışının ardından paylaşılması bekleniyor.

Küresel Borsalar:

• ABD borsaları teknoloji hisselerinde devam eden satış baskısı ile birlikte günü düşüşle tamamlarken, Dow Jones endeksinin rekora ara verdiği izlendi. Kapanışta Dow Jones endeksi, 500 puanın üzerinde değer kaybetti ve %1,29 azalarak 40.665,02 puana indi. S&P 500 endeksi %0,78 azalışla 5.544,59 puana ve Nasdaq endeksi %0,68 kayıpla 17.874,45 puana geriledi. Microsoft %0,7, Apple %2 ve Amazon %2,2 değer kaybetti.
• Avrupa borsaları günü karışık bir seyirle tamamladı. Kapanışta gösterge endeks Stoxx Europe 600, %0,16 azalarak 514,01 puana, Almanya'da DAX 40 endeksi %0,45 değer kaybederek 18.354,76 puana indi. İngiltere'de FTSE 100 endeksi %0,21 artarak 8.204,89 puana, Fransa'da CAC 40 endeksi %0,21 yükselerek 7.586,55 puana ve İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi %0,43 değer kazanarak 34.529,13 puana çıktı.
• Asya seansında Japonya’dan gelen TÜFE verileri beklentilerin altında kalsa da, çekirdek TÜFE önceki aya göre yükseliş kaydetti. Verilerin ardından Asya’da risk iştahının zayıf olduğu takip ediliyor. Japonya’da Nikkei endeksi %0,3’lük değer kaybı ile işlem görürken, Hong Kong Hang Seng endeksi ise %2,2 düşüşle seyrediyor.

Tahvil Piyasaları:                                                                                                          

• ABD tahvillerinde dün değer kaybı izlendi. ABD 10 yıllık tahvil faizi dün %1’in üzerinde yükseliş kaydederek günü %4,20 seviyesi üzerinde tamamlarken, 5 yıllık tahvilin getirisi ise %4,1192 seviyesinden yükselişle kapandı. 2 yıllık tahvil faizi ise %4,4714 seviyesine çıktı.
• Almanya 10 yıllık tahvil faizi son üç günlük düşüşün ardından dün %2,43 seviyesi üzerine tırmanırken, İtalya 10 yıllıklar ise %0,6’lık yükselişle %3,7390 seviyesine çıktı.

Para Piyasaları:

• Avrupa Merkez Bankası’nın para politikasında değişikliğe gitmemesinin ardından Banka yetkililerinin bu yıl iki kez daha faiz indirimine gidilmesi konusunu tartıştıklarına ilişkin gelen haber akışı euronun değer kaybetmesine yol açtı. Dolar endeksi günü %0,4’lük yükselişle 104,17 seviyesinden tamamlarken, EURUSD paritesi ise aynı oranda düşüşle 1,0897 seviyesine indi.
• Japonya’da hükümetin yene müdahale ettiği yönündeki spekülasyonlar devam ederken, USDJPY paritesi dün %0,7’lik yükselişle 157,37 seviyesinden günü tamamladı.

Emtia Piyasaları:

• Alternatif getirilerde ve dolar endeksinde dün izlenen yükseliş hareketine paralel olarak altının ons fiyatı %0,6’lık değer kaybı ile günü 2.445$ seviyesinden tamamlarken, gümüş fiyatları ise %1,6’lık daha sert bir geri çekilme ile 30$ seviyesi altına geriledi. Altın / gümüş rasyosu ise 81,14 seviyesinden 81,96 seviyesine yükseldi.
• Brent petrol dün varil başına 85,11$ seviyesinden yatay bir kapanış gerçekleştirirken, ham petrolün de varil başına 82,82$ seviyesinden kapandığı ve günlük bazda önemli bir değişim göstermediği izlendi.

ECB para politikasında değişikliğe gitmezken, gelecek döneme ilişkin net sinyal vermedi

Avrupa Merkez Bankası (ECB) beklentimize paralel olarak para politikasında değişikliğe gitmezken, ECB Başkanı Lagarde gelecek dönem para politikasına ilişkin ipuçları vermekten kaçındı. Banka, karar metninde faizleri gerektiği müddetçe kısıtlayıcı tutma taahhüdünü yinelerken, politika sıkılığının seviyesinin ve süresinin verilere bağlı olacağını belirtti. Euro Bölgesi'nde fiyat baskılarının hala yüksek olduğuna ve manşet enflasyonun 2025 yılına kadar hedefin üzerinde kalacağına değinilen metinde, faizlerin gerektiği müddetçe kısıtlayıcı konumda yer alaca vurgusu yinelendi.  ECB Başkanı Lagarde kararın ardından düzenlediği basın toplantısında Euro Bölgesi ekonomisinin ikinci çeyrekte ilk çeyreğe kıyasla daha yavaş büyüdüğünü ve enflasyon beklentilerinin istikrarlı kalmaya devam ettiğini belirtirken, haziranda gerçekleşen faiz indiriminin piyasalarda çok ılımlı bir şekilde etkisini gösterdiğini ve kredi koşulları hala sıkı olduğunu vurguladı. Enflasyonu %2'lik orta vadeli hedefe döndürme konusundaki kararlılıklarını dile getiren Lagarde, verilere bağlı bir süreç içerisinde olunduğunun altını çizdi. Dolayısı ile, beklentimize paralel olarak Lagarde’ın gelecek dönem para politikası ile ilgili bir ipucu vermediğini takip ettik. Kararın ardından Bloomberg News'te yer alan haberde Banka yetkililerinin bu yıl iki kez daha faiz indirimine gidilmesi konusunu tartıştıkları yer alırken, haberin ardından euronun değer kaybettiği ve EURUSD paritesinin 1,09 altına gerilediği takip edildi.

Avrupa Merkez Bankası’nın haziran ayındaki indirimin ardından bu yılın geri kalanında en az bir indirim daha yapacağına ilişkin beklentimizi koruyoruz. Bu noktada, her ne kadar ECB yetkilileri para politikası kararlarının Fed’in hamlelerinden bağımsız alındığını vurguluyor olsa da Fed ve ECB arasındaki faiz makasının euro aleyhine fazlaca açılması ECB yetkililerinin arzu ettiği bir durum olmayacaktır. Dolayısı ile ABD’den gelecek olan verilerin ve Fed’e ilişkin beklentilerin de gelecek dönemde ECB politikalarına ilişkin beklentilerin şekillenmesinde rol oynaması beklenebilir. Bu çerçevede birkaç ay arayla gelebilecek kademeli indirimlerin şu an için ECB’nin temel patikası olacağı görüşündeyiz.